Pınar Selek
Yargıçların kendilerine bu kötülüğü yapmamalarını diliyorum


Pınar Selek'in davasına ilişkin Yargıtay kararı, bana Hrant Dink'in “Türklüğe

hakaret”ten mahkûm edildiği kararı hatırlatıyor. İkisi de insanda, “Nasıl olur böyle

bir şey? Yargıçlar nasıl böyle bir sonuca ulaşır?” duygusuna yol açıyor.

Hrant Dink, yazdığı bir metinden dolayı mahkûm edildi. Ona, “şöyle yazmışsın, bu

da bu anlama gelir; o nedenle seni mahkûm ettik” dediler. Fakat yazdıklarından,

iddia edilenin tam tersi çıkıyordu, bunun için sıradan bir Türkçe duygusuna

sahip olmak yeterliydi. Metin o kadar açıktı ki, ben hiçbir zaman yargıçların onu

yanlış anladıklarına inanmadım. O nedenle de genç meslektaşlarıma çağrıda

bulundum, “Lütfen sorun o üyelere, gösterin şu metni, bir daha okusunlar, birlikte

okuyun ve onlara yazıdan Hrant Dink'in Türklüğe hakaret ettiğini nasıl çıkardıklarını

bize izah etmelerini rica edin” dedim.

Bir meslektaşım yaptı bunu ve o kararı alan üyelerden biriyle, ismini gizlemek

koşuluyla konuştu. Tahmin ettiğim gibi, vicdan azabı ve büyük bir üzüntü

içindeydi o üye. “O kararın öyle alınması gerekiyordu” demiş ve eklemişti: “İçimiz

paramparça.”

Pınar Selek davasında nihai karar mahkûmiyet yönünde çıkarsa, hiç kuşkum yok,

bazı yargıçların içi yine “paramparça” olacak.

Yargıçların kendilerine bu kötülüğü yapmamalarını diliyorum.
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Mahkeme Süreci Court Process