Yargılamada tanıkları, tarafları dinleyen, söylediklerinin doğru mu yalan mı olduğunu en iyi kendisi anlayabilecek olan ilk derece mahkemesi hakimleri “suç oluşmamıştır” derken, Yargıtay’ın sadece dava dosyasının içindeki kağıtlara bakıp aksi yönde karar vermesi, üstelik “mevcut bir bomba olmadığını” ortaya koyan bilirkişi kararını hiçe sayması, hukuk tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Dileriz Ağır Ceza Mahkemesi, milyonlarca dosya arasında boğulurken sağlıklı bir değerlendirme yapma kabiliyeti zarar gören Yargıtay’ın fahiş hukuk hatasını görür ve gözlerine bakıp suçsuz olduğuna karar verdiğini Pınar’ın beraatine ilişkin kararında ısrar eder. Bu kabus da burada biter. Böylelikle “adalet” sadece süslü sözlerle arkasına sığındığımız, tesis etmek için parmağımızı kımıldatmadığımız bir kavram olmaktan çıkar.
Fatma Benli