Pınar Selek
"Sosyal bilimler biat etmez"

"Sosyal bilimler biat etmez" Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğrencilerinin yıllar sonra tekrar çıkartmaya çalıştıkları Asosyoloji dergisinin "Pınar Selek vakası" vesilesiyle Türkiye'de sosyal bilimler ve iktidar ilişkisini tartışmaya açacakları dosyanın başlığıydı. Dergi hala çıkmadı ama "Sosyal bilimler biat etmez" şimdiden bir slogan haline gelmiş durumda. "Sosyal bilimler biat etmez" her sosyal bilimcinin altına imza atmaktan imtina etmeyeceği çekici bir slogan. Bugün, kurumsal olarak ortaya çıktığı 19. yüzyılda ya da Apartheid veya Nazi dönemleri gibi otoriter rejimler sırasında sosyal bilimcilerin siyasal iktidarla girdikleri açık ya da örtük işbirliğini/suç ortaklığını sahiplenmek elbette mümkün değil.  Fakat yine de sosyal bilimlerin günümüzde iktidarla sessiz yahut gönüllü işbirliğini görmek biat etmemenin mümkünatı ve koşulları üzerine düşünmek için elzem. Bu tür ilişkiler, devlet kurumları ve şirketler için "sorunlar ve fırsatlar" başlıklı raporlar yazıp, stratejik danışmanlık yapmaktan üniversitelerdeki yapısal dönüşümlere karşı ses çıkartamamaya ve  şirketleşen üniversitelerde iş dünyası tarafından talep edilen "profesyonel dersleri" vererek eğitim ve çalışma yaşamını bütünleştiren bir toplumsal hizmet sunmaya kadar geniş bir alanı kapsıyor.

Bu çetrefilli kurumsal ilişkiler ağı içerisinde Pınar Selek bana kendi özgün arayışı  doğrultusunda bir yol haritası sunuyor. Sosyal bilimcinin iktidar mekanizmalarını, toplumsal, ekonomik ve kültürel tahakküm ilişiklerini ve biçimlerini ifşa ederken aynı zamanda bilgi üretme sürecinin kendisinin de değiştirilmesinin önemini gösteriyor Pınar'ın çalışmaları. Tâbi edilenleri, marjinalleştirilenleri, görünmez kılınanları araştırmasının nesnesi olarak kurgulamayan, toplumsal muhalefetin öznesi olarak, özgürleştirici, dayanışmacı, diyalojik, kolektif bir eylem-bilgi üretmek; akademik araştırmanın yabancılaştırıcı mekanizmalarına direnerek dönüştürmeye çalışmak (eril bürokrasiden akademik mükemmeliyet ölçütü ve projeciliğe kadar); sosyal bilimlerin geleneksel kurumları dışında Amargi Kadın Akademisi gibi özerk ve özgürleştirici karşılaşma alanları yaratmak ve en önemlisi ısrarla yürümek, ısrarla soru sormak başka bir sosyal bilimciliğinin mümkün olduğunu gösteriyor bana.

 

Yrd. Doç. Dr. Begüm Özden Fırat

Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Pınar Selek
Mahkeme Süreci Court Process