...
1 Mayıs askeri darbelerin acısını, hüznünü, daramadağın olmuş, kıyıma ve kırıma uğramış bir kuşağın öyküsünü anlatmıştım Birkaç gün önce...
bir hafta önce Ali Sirmen’nin yazısını okuyunca da Pınar Selek’i anımsadım...
Baba Alp Selek, dünya iyisi bir insan, çilekeş bir aydın, hukukçu ve yazar!
Pınar’ın davası Selek ailesinin değil, demokrasi, hukuk, özgürlük isteyen, çağdaş hukuk devletini savunanların davası değil midir?
***
Bizler 12 Mart’ların, 12 Eylül’lerin özgün koşulları içinde işkencelerden geçip içerilere yattık.
Ali’nin belirttiği gibi geçiş dönemlerini yaşadık...
Peki, Balbay, Manisalı, Çapan ve Özkan hangi dönemi yaşıyor?
Demokrasi ve özgürlükler dönemini kimilerine göre!
Gitgeller içindeyim yine!
Pınar Selek’in verdiği hukuk savaşımına destek vermek demokrasiden ve özgürlüklerden yana olan herkesin görevi olmalı
...