16.09.2009
Mısır Çarşısı girişindeki bir büfede 1998 yılında meydana gelen patlama nedeniyle açılan ve 11 yıldır süren davada son kararı Yargıtay Ceza Genel Kurulu verecek. Sosyolog-yazar Pınar Selek’in de yargılandığı davada, İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nce yaptırılan birçok inceleme ve araştırma raporlarında, patlamanın bombadan mı yoksa tüp gazdan mı kaynaklandığı açıklığa kavuşturulamamıştı. Yargılama sırasında, kolluk kuvvetlerinin dosyaya doğrudan müdahale ederek patlamanın bombadan kaynaklandığı şeklinde raporlar tanzim ettirildiği yönündeki şikâyetler gündeme gelmişti. Savcılıkça, patlamanın bombadan kaynaklandığı, bu patlamadan Pınar Selek ile Abdülmecit Öztürk’ün sorumlu olduğu belirtilerek haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi istenilmişti.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, yaptırılan bilirkişi incelemeleri ve raporlarında, patlamaya bombanın neden olduğunun kuşkudan uzak bir şekilde tespit edilemediği, patlamanın nedeni konusunda kesin olarak bir sonuca ulaşılamadığı gerekçesiyle, bu suçlama nedeniyle Pınar Selek ve Abdülmecit Öztürk’ün beraatlerine karar vermişti.
Mahkemenin kararı, Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmiş, Pınar Selek yönünden kararın bozulması istenirken diğer sanık Abdülmecit Öztürk yönünden ise temyize gerek görülmemişti. Böylece, Abdülmecit Öztürk hakkında, Mısır Çarşısı patlaması nedeniyle verilen beraat kararı kesinleşmiş, Pınar Selek yönünden ise Yargıtay’ın vereceği karara kalmıştı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, hakkındaki beraat kararı kesinleşmiş olan Abdülmecit Öztürk’ün işkence altında alındığı iddiasıyla sonradan kabul etmediği polis ifadesi ile dosyadaki bilirkişi raporlarından bir tanesini gerekçe göstererek kararı bozmuştu. Buna göre, beraat kararı kesinleşen ve kendisine artık bu eylemden ceza verilemeyecek olan Abdülmecit Öztürk’ün sonradan yalanladığı ifadesine dayanılarak Pınar Selek ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilebilecekti. Yargıtay kararının ardından, kamuoyunda karar bu yönüyle gündeme gelmişti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itiraz etti
Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin kararına, Pınar Selek’ in avukatlarının istemi üzerine Yargıtay Başsavcılığı’nca itiraz edildi. Bu itiraz üzerine dosya şimdi Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda incelenecek. Ceza Genel Kurulu’nun vereceği karar bağlayıcı olacak. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz dilekçesinde, Abdülmecit Öztürk’ün savcılık önünde önce polis ifadesini kabul etmeyip, ifadesi tamamlanıp dışarı çıkarıldıktan sonra dışarıda karar değiştirmesi üzerine tekrar ek ifadesinin alındığı, bu ifadesinde eylemi Pınar’la birlikte gerçekleştirdiklerini söylediği, sanık Öztürk’ün bu şekildeki ifadelerinin yan delillerle desteklenmedikçe bir ikrar olarak kabul edilemeyeceği, patlamanın da bir bomba patlaması olup olmadığının maddi bulgularla ve bilimsel olarak kanıtlanamadığı, olay yerine ilk giden bomba imha uzmanlarının tutanaklarında ve raporlarında bombaya dair bir bulguya rastlanılmadığının belirtildiği, dosya içerisinde bu ve buna benzer çok sayıda değerlendirme ve bilirkişi raporlarının bulunduğu, bütün bu raporlar göz önüne alındığında patlamanın nedeninin tam olarak tespit edilemediği, bu nedenle yerel mahkemenin beraat kararının yerinde ve doğru olduğu belirtilerek Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin bozma kararının kaldırılması istenildi.
Cumhuriyet Gazetesi
DAVA KRONOLOJİSİ
09.07.1998 Mısır Çarşısı'nda patlama, 7 ölü 127 yaralı
10.07.1998 Basındaki haberler: "Gaz tüpü patladı, 7 ölü 127 yaralı"
11.07.1998 Polis uzman -inceleme- raporu: "Bomba değil"
11.07.1998 Bomba imha ekibi: "Deliller üzerinde parmak izi yok." (05:00)
11.07.1998 Pınar Selek araştırmalarından dolayı göz altında (18:00)
11.07.1998 İki farklı üst arama tutanağı: İkisinde de "üzerinde Anahtar yok"
12.07.1998 Basına Pınar'ın işyeri olarak yansıtılan sokak çocukları sanat atölyesi Pınar'ın üst arama tutanaklarında bulunamayan anahtarlar tarafından açıldı ve bomba bulundu (02:30)
13.07.1998 Polis -olay yeri- ikinci raporu: "Bomba değil"
14.07.1998 11.07.1998'deki tutanağa göre parmak izi bulunamayan delillerden birinde Pınar'ın parmak izi bulundu
14.07.1998 Kriminal Lab. Raporu: "Bomba bulgusu yok."
20.07.1998 Polis olay yeri inceleme sonuç raporu: "Bomba değil."
15.08.1998 Abdülmecit Öztürk poliste Selek'i suçluyor.
18.08.1998 Abdülmecit Öztürk savcıya verdiği ifadede polisteki ifadesinin işkenceyle alındığını ifade ederek Pınar Selek'i tanımadığını söylüyor. 15 dakika yan odada bekletilen A. Öztürk, pişman olduğunu söyleyerek Selek'i tekrar suçluyor. Aynı gün A.Öztürk saat 15:30'da olay yerine tatbikata götürülüyor. Orada onu linç etmek isteyen bir grup beklediği için A.Ö. apar topar olay yerinden uzaklaştırılıyor. Ancak normalde yapılması hayli zaman alan tatbikat tutanağı bir şekilde tutuluyor. Aynı gün teyzesi Ş. Güler'den yazılı bir ifade alınıyor: "Evime gelen kız fotoğraftaki kızdır. Yeğenimle odaya kapanıp ne yaptıklarını bilmiyorum."
19.08.1998 Medya: "Mısır Çarşısı'nı PKK bombalamış."
02.11.1998 Savcının oluşturduğu bilirkişi raporu: "Nitroselüloz kalıntıları var."
14.04.1999 Tarihli duruşmada sanık A. Öztürk'ün ifadesi: "Selek'i tanımıyorum."
15.06.2000 İ.Ü. Analitik Kimya Anabilim Dalı Başkanı Reşat Apak:"Nitroselüloz birçok maddede bulunur, bomba olduğuna kanıt değil."
27.07.2000 Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı raporu: "Böyle bomba olmaz, bu rapor bilim dışıdır."
27.10.2000 Tarihli duruşmada sanık Ş. Güler'in Türkçe bilmediği anlaşılıyor. Kürtçeden Türkçe'ye çevrilen ifadesinde Ş. Güler şöyle diyor: "Selek'i daha önce görmedim, tanımıyorum. Önüme bir kağıt uzatıp parmak bastırdılar."
21.12.2000 Mahkemenin tayin ettiği üç uzman profesörün raporu: "Kesinlikle bomba değil, tüp gaz kaçağı."
22.12.2000 Tarihli duruşmada Pınar Selek raporlara dayanılarak tahliye edildi.
13.04.2001 İçişleri Bakanlığı'nın re'sen düzenlettiği imzasız rapor: "Bomba".
04.07.2002 İçişleri Bakanlığı ve Emniyetin isteği üzerine mahkemenin tayin ettiği yeni
bilirkişi: "Evet, bomba var."
(İçişleri Bakanlığı ve Emniyet, davanın tarafları olmamalarına ve mahkemenin de böyle bir talebi olmamasına rağmen, yeni bilirkişi tayin ettirmiş ve re'sen imzasız rapor düzenlettirmiştir.)
10.07.2002 Mahkemenin tayin ettiği bilirkişi Prof. Dr. İnci Gökmen'in raporu: "Kesin olarak gaz kaçağı."
21.12.2002 O.D.T.Ü. Elektrik Müh. Heyeti Raporu: "Kesin gaz kaçağı."
28.12.2005 Tarihli duruşma: Savcı Pınar Selek için ağırlaştırılmış müebbet istedi.
2006 Tarihli duruşma: patlama nedeni anlaşılamadığından ceza verilmesine gerek olmadığına karar verildi.
17.04.2007 Yargıtay 9. Ceza Dairesi kararda hüküm kurulması gerektiğine işaret ederek mahkemenin kararını bozdu.
23.05.2008 Ağır Ceza Mahkemesi, kesin delil bulunamaması gerekçesiyle beraat kararı verdi.
10.03.2009 Yargıtay 9. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin Pınar Selek, K. F. Sevgi, A. Öztürk, M. Yağan, H. Öztürk yönünden beraati bozma kararı verirken, A. Öget ve İ. Kaya yönünde onanma kararı verdi. Pınar Selek için "PKK mensubudur ve eylemi gerçekleştirmiştir" iddiasıyla 36 yıl hapis cezası verilmesi istendi.